Farkında olmadan birçok şeyle etkileşim içinde bulunuyoruz. Peki bu etkileşim nedir?
Toplumsal yaşamda, her şeyin hem kendisinin bağlı olduğu hem de kendisine bağlı olan bir karşılıklı etkiler bütünlüğü içinde bulunmasına denir.Diğer bir deyişle; Kaynağın kendi mesajını alıcıdan gelen geri dönüşe göre değiştirebildiği ve yeni bir mesaja karşılık meydana getirdiği çift yönlü iletişime etkileşim adı verilmektedir. Bunların başında insan-insan etkileşimi gelmektedir. İnsanın insana kendisini ifade edebilmesi,mesaj verebilmesi,haberleşebilmesi için ilk olarak resim çizme,işaret etme,yazı yazma gibi şeylerle karşı tarafı etkilemeye çalışmışlardır.Böylelikle etkileşim ortaya çıkmıştır. Her yerde olduğu gibi insan-insan etkileşimin içinde de teknoloji büyük öneme sahiptir. İletişimi kolaylaştırmak amacıyla telgraf(simplex),telsiz(Half-dublex),telefon(Full-dublex) etkileşime katkı sağlamışlardır,kırıcı teknojiler ile birlikte sağlamaya devam edecektir. İnsan insan etkileşiminde bilgisayarın etkisi nedir? Bir örnek verecek olursak farklı yerlerde olan insanlar yüz yüze veya herhangi bir şekilde iletişim kurabilmek için bilgisayarı ya da cihazı kullanan kişi iletişime giriyor. İnsan - insan etkileşimi için insan - bilgisayar etkileşimi gerekli olduğunu bilmeliyiz.
Bu etkileşim için kullandığımız şey ise: Arayüz'dür.
ARAYÜZ: Kullanıcı ile ürün arasındaki etkileşimi sağlar.(düzenler ve koordine eder.) Ekran Arayüz mü? Evet ekran bir arayüz'dür.Fiziksel olarak da etkileşim içine girdiğimizden dolayıda ekran fiziksel bir arayüz'dür denilebilinir. Bunların içine fare,klavye,yazıcı vs. gibi arayüzleri de ekleyebiliriz.Günümüz teknolojisinde bizi meraklandıran birçok şey var bunlardan biri şu şekilde;
Klavye düzeni neden var?(Q,Dvorak,F vs): Klavyenin geçmişi daktiloya dayanmaktadır. Daktilo bildiğimiz üzere yapısında bulundurduğu mekanik tuşlara basıldığında mekanik kollar yardımıyla kağıda yazıyı döken bir yazı makinesidir. Önceleri alfabetik sırada olan daktilo tuşları daha hızlı yazabilmek amacıyla dvorak modelini ortaya çıkarmıştır fakat tuşlar arası uzaklık az olduğundan mekanik aksaklıklara sebep olmaktaydı. Bu harf kolları beraber hareket ettirerek bir tuşa basıldığında iki harf yazıyordu. Ayrıca harfleri ve tuşların tekrarlanarak kullanılması alfabetik düzendeki klavyede yazımda da sorunlara sebep oldu. Peki klavyenin düzeni neye göre belirlenir?Klavyelerin tuş dizilimleri siz de tahmin edersiniz ki öyle rastgele yapılmıyor. Dil ve kullanılabilirlik uzmanları bir dildeki harflerin kullanım sıklığına göre hangi harfin hangi parmağa denk geleceğini belirliyorlar. Her dilde kullanılan harflerin sıklığı farklı olsa da genel olarak tüm dünyada kullanılabilen dizilim aynıdır.Bunların yanı sıra bizim F klavyemiz gibi bazı dillere özgü dizilimler de var. F klavye özel olarak Türkçe için hazırlandığından aslında bize en uygun dizilime sahip fakat ne yazık ki Q klavye kadar yaygın değil.
Bizim F klavyemiz varken neden E klavye düzeni tercih edildi?
TÜBİTAK tarafından da desteklenen E-Klavye , F klavyeye göre daha sağlıklı, rahat, yormayan ve aynı zamanda hızlı ve ergonomik olması bakımından öne çıkıyor. E-klavye ve F klavyeyi bilimsel ve uygulama açısından karşılaştıran Prof. Ekşioğlu, iyi bir klavye tasarımında en önemli ölçütün harflerin klavyedeki dağılımı olduğunu ifade etti. Ekşioğlu, dilin özelliklerini ve on parmak yazım kurallarını göz önünde bulundurarak; harflerin, parmak hız ve hareket kabiliyetine göre, en uygun dağılımının yazım performansını artırdığını ve aynı zamanda sağlık ve konfor açısından da daha rahat kullanım sağladığını belirtti. Bunun da ancak, E klavyenin tasarımında yapıldığı gibi, deneysel ve matematiksel optimizasyon yöntemleriyle başarılabileceğini söyledi. Anlayacağımız üzere yapılan her düzenleme rastgele değil belli bir veriye ve sisteme sahip.
BİTMAP Nedir?:Bitmap, bilgisayar ekranında bir resmi görüntülemek için gereken tüm renk bilgilerinin ekranı oluşturan ekran çözünürlülüğü dahilinde, adreslenebilir en küçük resim parçası (pixel) için renk bilgilerinin verildiği resim formatlarına verilen genel addır.
Bilgisayar ile geçtiğimiz bu etkileşim sonucu insanlarda ortaya çıkan sıkıntılara sebep olmaktadır. Bunlar;
• Göz yorgunluğu,
• Baş ağrısı,
• Boyun fıtığı,
• Kireçlenme,
• Sağlık anksiyetesi,
• Derin ven trombozu,
• İnternet bağımlılığı hastalığı gibi birçok rahatsızlık meydana gelmektedir.
Metaforlar ve Etkileşimin yarattığı sorunları çözmek için Norman'ın yöntemlerini sıralarsak.
NORMAN’A GÖRE ETKİLEŞİMİN 7 SEVİYESİ
Hedefler Beklenti,
Yapmak İstenen,
Değerlendirme,
Hareketin,
Belirlenmesi,
Yorumlama,
Algılama,
Gerçekleştirme,
Bilişsel Etkinlik,
Fiziksel Etkinlik,
NORMAN'IN KÖRFEZ YAKLAŞIMI
Donald Norman, etkileşimi açıkladığı bu model üzerinde iki önemli kavram mevcuttur.
1- Değerlendirme,
2- Gerçekleştirme,Her iki durumda da kullanılabilirlik mühendisinin görevi, bu körfezi mümkün olduğu kadar daraltmaktır.
Kullanılabilirlik sorunu kulaklığı toplayıp cebimize koyduktan sonra zamanı gelince çıkardığımızda kabloların iç içe geçerek işimizi zorlaştırmaktadır. Bu durum öyle bir hal alır ki kulaklığın içinde ki tellerin kopmasına ve çalışmamasına sebep olmaktadır.
Kullanım amacı dışında kullanılan ise bu sefer bir kase. Kase ne gibi amaçla kullanılabilir diye sorduğunuzu duyar gibiyim. İşte size örneği.
Sezgisel (Heuristik) Değerlendirme Nedir? 1-) Deneyimlerle edilmiş prensiplere (kriterlere) göre arayüzün değerlendirmesi. 2-) Otoriteler tarafından kabul edilmiş bu prensiplere “sezgiseller” adı verilir. Kim yapar? 1-) Tasarımcı, Kullanılabilirlik Uzmanı veya Bilişim Sistemleri Uzmanı tarafından yapılabilir, gerçek kullanıcılar tarafından yapılmaz. 2-)En iyi sonuç, incelenen alanı bilen “Kullanılabilirlik Uzmanları” ile alınır. Nasıl? 1-)En az 2 kişiden oluşan Değerlendirme Ekibi kullanıcı arayüzünü inceler 2-)Kullanılabilirlik Prensipleri (Sezgiseller) ile uyumluluğu ölçerler 3-)Farklı Değerlendirme Uzmanları ortak ve farklı problemleri ortaya çıkarır 4-)Değerlendirme sonrasında problemler toplanır, gruplanır ve değerlendirilir. 5-)Bir değerlendirme uzmanı her sorunu bulamaz. 6-)İyi değerlendirme yapan uzmanlar hem kolay, hem de fark edilmesi zor problemleri bulabilenlerdir. Sezgisel Değerlendirme Süreci • Değerlendirme Uzmanları 2 a...


Yorumlar
Yorum Gönder